Şahan Gökbakar'dan : Celal ile Ceren

Şahan Gökbakar...TV8'den bu yana takip ettiğim bir yüz. Ne yalan söyleyeyim , Dikkat Şahan Çıkabilir'i daima izleyebilirim ama Recep İvedik olayı çok abartıldı. Üç serisi çekildi dördüncü film istendi. Tam "yapılacak" açıklaması gelmişken ani bir değişiklikle başka bir projeye başladığını duyurdu , Gökbakar. Dikkat Şahan Çıkabilir'i izlerken sanırım ilkokul yıllarımdaydım ve geç olduğundan izleyebilmek adına uykusuz kalabilmek adına yapmadığım şey olmadığını hatırlıyorum. Ama yok sızıp kalıyordum. Bu tam izleyemediğim haliyle bile vazgeçemediklerim arasındaydı. ATV'ye geçti izlemeye devam ettim ama dediğim gibi Recep İvedik'le film hayatına başlayınca Şahan gözüme o kadar çekici gelmemeye başladı. İlk filmde büyük beklentiler içindeydim zira fragmanı bir hayli güldürüyordu. Dedim tamam ya güzel olacak. Filmi izlediğimde umduğumu bulamadım diyebilirim. Bu iki ve üçte de oldu. Bitirmeli artık derken dört çekilecekmiş haberleri başladı. Çıkarsa izlemeye gitmem indirir izlerim diyordum artık ki farklı bir proje olacak haberi bir anda ilgimin tekrar oraya doğru kaymasını sağladı. Bu farklı proje "Celal ile Ceren" adlı bir proje. İlk fragmanı çıktığı için de bu yazıyı yazmaktayım. Fragmanı izledim birkaç espri içinden güzeldi ama sen bari "oğlum bak git" geyiğini yapma be Şahan. Bitirin artık şu uzatılan geyiği. Film ismi yapanlar bile var (bkz.Yavuz Seçkin'in yeni filmi) Celal ile Ceren'in fragmanına gülmedim değil ama büyük bir beklenti içine de girmeyeceğim. Sonra soğuyorum. Ama Recep'ten farklı bir film olduğu için izlemeye giderim heralde , bakıp göreceğiz. Bu arada söylemeden geçmeyeyim başrollerde Şahan Gökbakar ve Ezgi Mola var ve yönetmen yine Togan Gökbakar.

iPhone 5 tanıtıldı

Efendiiim sonunda şu iPhone 5 çıktı. Meraklılarına yazının başında duyurumuzu yapalım. Aslında çok da meraklısı değilim bu aletin ancak bakmadan da geçmemek gerek. Biz Nokia'larla Sony Ericsson'larla Siemens'lerle büyümüş insanlarız. Siemens deyip çok da abartmış olabilirim de neyse.Türk okuyucusunun genelinin yazıyı okumadan önce resimlere bakması dolayısıyla resimlerden yola çıkarak cihazı anlatayım. Tasarım olarak çok büyük değişiklikler bekleyenler ki bunlar neden böyle bir şey bekledilerse hayal kırıklığına uğradılar. Alışılagelmiş bir Apple uygulaması devam etmekte. Senelerdir Macbooklar tasarım olarak pek bir evrim geçirmişe benzemiyor. Telefonda da bu devam ediyor. iPhone 3'ten 4'e geçişte ufak birkaç değişim görmüştük onları istisna olarak görüyorum. Çünkü ben evrimden bahsediyorum arkadaş.

İŞ Bankası'nın ilk reklam filmi

Hep bizim kötü reklamlarımızdan yakınır , yabancı reklamcıların ne güzel işler çıkarabildiklerini yazar , överdim (bkz. reklam etiketi). Pek sevmem ben Türk televizyonlarında yayınlanan reklamları , ki sevilcek bir tarafları da yok hani. Saçma espriler üzerine kurulu Türk reklamları. İstisnalar da olmuyor değil tabi. İşte onlardan biri de alttaki reklam filmi. Oyunculuk ve düşünce mükemmel. Cem Yılmaz'ı bir kenara bırakırsak reklam filmi için en önemli şey olan (bence) hayal gücü. O da bu filmde yeterince ortada. Yalnız reklamın hikayesi bununla kalmıyor ayrıntılı olarak bakın derim aslında Cem Yılmaz da anlatmış aman pardon Servet Bey. Hikaye için yazının devamına doğru alalım sizi. (bkz. 1. 2.)

Medya var , medya var.

İstihdam - Sistemin getirdikleri

Aşağıda gördüğünüz videonun içeriğini yazıda anlatıp videonun o sihirli mesajını yitirmesine el veremem o yüzde herhangi bir açıklamada bulunmayacağım. İsteyen istediği çıkarımı yapacaktır. Aslında başlık dahi video içeriğiyle ilgili bir fikir edinmenizi sağlayabilir. Sadece tek bir cümle söyleyeyim bu sistemin dostu olmak insanın kendine hakaretidir. Belki de yeterince açıklayıcı olmuştur.

Canavar - Matematik

Bu albümü tanıtmadan geçemeyeceğim. Birkaç gündür bloga erişim sağlayamadığımdan haliyle bu yazıyı da hep erteliyordum. Sorun sonunda çözülmüş ve yazıyı yazma fırsatım önüme gelmiş , e yazalım o zaman. Müzik kategorisine girecek bir yazı ve Yunus Emre ile Frekans'ın oluşturduğu Matematik albümünü anlatmakta. -şuan içimden lağğn nasıl yazıyorum ben böyle dercesine haykırmalar hissediyorum- Yunus Emre ve Frekans oluşturdukları Canavar adlı grubun ilk yasal albümünü çıkarttılar. Adı yukarda da bahsettiğim Matematik. TTNet müzikten dinledim ve beğendiğimden paylaşma gereği duydum. "Yasal" olduğunu belirterek de emeğe saygısızlık olmaması gerektiğinin üstüne basayım. Ben en çok "Artist"i beğendim bakalım siz beğenebilecek misiniz? Sonuçta herkesin tarzı değil bu.

Albümün ismini de taşıyan Matematik şarkısına da ilk kliplerini çekmişler. Pek profesyonel bir klip olmamışsa da "ortamları" tiiye alan bir klip olmuş , klip geneli olsun , sonu olsun...

İnternetin doğurdukları .6

Aslında bununla ilgili bundan daha uzun bir yazı yazmak isterdim ancak çok zaman olmuş bu olay olalı o yüzden "İnternetin doğurdukları" bölümüne sokayım dedim. İllaki bunu yazmalıyım dememin nedeni ise bu olayı -etkinliği- yeni görmüş olmam. Kendime "Daha görmemiş insanlar olabilir görsünler de onlar da destek olabilsinler." dedim.Neymiş bu olay. Efendim , 1 yazı önceden de yazdığım şu meşhuur Angry Birds'ü biliyorsunuz. İşte onunla ilgili bir gelişme bu. Bizim Türk girişimcilerimiz Angry Birds'e bir kuş göndermek istemişler. Bir İstanbul martısı olan bu kuşun en önemli özelliği de ağzı bozuk olması ve bu ağzı bozukluğuyla oyunu bize kazandırmaya çalışması.Bunun için thebeepbird adlı web sitesini açan bu girişimler oyunun yapımcısı Rovio da bunu görmüş ve bir açıklamada bulunmuş. Kuşunuzun ağzı bozuk efendim bu bize uygun bir şey değil demişler. O yüzden bu girişimler sonuçsuz çıkmış. Biz desteğimizi verelim de büyük bir desteğe kayıtsız kalacaklarını düşünmüyorum. Kuşla ilgili pek ayrıntılı bir açıklama olmasa da esinlenme şeklini de söyleyelim. Projenin yaratıcısı BLAB ajansı , ajans çatısında yaşayan asabi martılardan esinlenildiğini söylemiş. Bakalım proje nereye kadar gidebilecek , gidebilecek mi?

Asabi İstanbul martımız Rovio'ya gönderilmek üzere İngilizce konuşturulmuş ancak isteyenler için Türkçe altyazılı da hemen oluşturulmuş. ATV Haber'e de konu olmuş bir kuş ona göre.

Akkuyu NGS Projesi Hazır (!)

TRT'deki şu haberi okuduktan sonra çok güzel bir yapı oluşturulacak gibi. Bakıyorsunuz ki yazıda "Bilimsel Araştırma Merkezi Gibi Olacak" , "Soğutma amacıyla santrale verilen deniz suyu da tamamen temiz su olarak denize verilecek" , "9 şiddetinde depreme dayanıklı olarak inşa edilecek" , "Kapalı sistem olan santralden hiçbir şekilde radyasyon, santral sınırı dışına çıkmayacak" gibi cümleler var şaşırtıcı. Heralde Japonya ya da Rusya'daki santrallerde bu kadar teknoloji kullanılmadı da o yüzden sızmalar yaşandı. Yazıyı okudukça şaşkınlığınız artıyor. "Santral bilimsel bir araştırma binası görünümünde olacak, santralden hiçbir şekilde ses ve atık çıkmayacak" cümlesi ilginç ve bir o kadar inandırıcı gelmeyen bir cümle. Haber , kurulacak olan santralin tasarımının üzerine yapılmış bir haber. O yüzden pek derine inmek istemiyorum , tasarıma doğru geçelim.

Öfkeli , bir o kadar yaralı kuşlar : İllustrasyon

Dokunmatik çıktı çıkalı son yılların tartışmasız en sevilen oyunu "Angry Birds". Heralde bilmeyeniniz yoktur. Şimdi gidip de oyunu açıklayacak değilim. Ama yine de "hâlâ" bilmiyorum diyenler için şu adresten bir baksınlar derim. Anlayacağınız yazı oyunun kahramanları öfkeli kuşlarla ilgili. İllustrasyon yazılarım vardı öncelerde , bu yazı da o kategori içerisine girecek. Kuşlar öfkeli öfkeli olmasına ama sanatçıya göre bu öfkelerinin ceremesini çekmekteler. En azından sanatçı böyle düşleyerek illustrasyonları hazırlamış. Ben beğendim , ki beğenmesem blogda işi ne? neyse size sunuyoorum. 

Yeniden , yerimden

Epey zaman oldu. Baktım da son yazımı taa şubatta yazmışım.
Ama yazamama sebebim belli , kişisel bir bilgisayarımın olmayışı. Üniversitede ilk senemdi bu sene ve yurtta kalmak ilk sene için kaçınılmazdı. Yurtta kaldığım bu süre zarfında tabii ki bilgisayarı olan arkadaşlarım vardı oradan da yazabilirdim de olmuyor be arkadaş öyle , rahat edemiyorum ben. Hem sırf yazmak için yazmıyorum ki sevdiğim şeyi göstermek , anlatmak için yazıyorum. Durum böyle olunca ha deyince yazamıyorsun. Bu sene bunun sıkıntısını çektim. Bırakın blogla ilgilenmeyi doğru dürüst internette değildim , televizyon izlemek zaten unuttuğum bir şey oldu. İnternet yoktu , televizyon yoktu e ne yaptın koca sene diyenler olur belki onlar için de sağlam bir şekilde kitap okuma alışkanlığı edindim diyebilirim. Sağolsun hocalarımız "kitap okumadan geçemezsiniz!" dediğinden -iyi ki demişler- kitap okumayı alışkanlık edinebildim. Evet okuyordum ancak bu bende bir alışkanlık şekline dönüşememişti işte o evreyi tamamladım heralde. Çok geç bir alışkanlık oldu benim için ama olsun. Geç oldu da bırakmayacağım bir alışkanlık oldu diyeyim.

Muhabbet Kralı - Blog Sorunsalı

Muhabbet Kralı... Dün Okan Bayülgen'in yaptığı ve bloggerlar arasında hayli konuşulan hatta Okan'ın hayli övüldüğü bir hayli tuhaf bloggerların konuk olduğu programın adı. Bakıyorum da yazılan yazıların , atılan tweetlerin çoğu olumlu yönde. Ha! hakkını yemeyeyim , dün olumsuz görüş bildiren birkaç tweet okudu Okan. İstisnalar vardı yani. Dünkü programı da izleyince bir görüşümün de değiştiğini gördüm. Şu hep eleştirilen dizilerimiz var ya bizim. Evde şöyle muhabbeti dönen dizilerimiz " Ya bırak evde ayakkabıyla mı dolaşılırmış , fakirler ama ellerindeki telefon hep iPhone , koca koca bahçeli ev nerdee , öyle araba kimde var yahu ve iki üç günde bir yurtdışı gezileri... " Evimde bu muhabbetler döndüğünden , dönmese bile etrafa bakılınca anlaşılabilen , standart bir Türk ailesinin böyle yaşamadığı gerçeğiydi bu değişen görüşüm.

Asıl Maç Şimdi - THY Barcelona

Firmanın iyiliğinden kötülüğünden bahsedemem ancak son birkaç yılda yaptığı sponsorluk anlaşmalarına bakarsak " herhalde büyük işler yapıyor " diyebiliriz. En azından benim açımdan Manchester United ve Barcelona sponsorluğu önemliydi. O stadlarda Turkish Airlines yazılarını görmek... Ha bu arada bir de basketbolda vardı büyük sponsorluk. Turkish Airlines Euroleuge. Güzel şeyler bunlar.Bunun yanında sponsorluğun da getirdiği birçok şey var bunlardan biri de reklam. Bilirsiniz THY bu sponsorluklar nedeniyle birçok reklam filmi çektirdi bu takımların oyuncularına , ekibe. Manchester'ın uçakta geçen reklamı olsun , Barcelona'nın antremanda geçen reklamı olsun , Kobe'nin reklamı olsun dikkat çekebilen reklamlardı. Şimdi de yeni ve renkli bir reklama daha imza atmış THY. Xavi'yi reklamdaki performansından dolayı tebrik ediyorum. En iyi o söylüyor yahu. Bir de ahh Messi ah diyorum.ŞİNDİ!

Pit10 - Düşündükçe

Rap dinlediğimi blogu az çok takip edenler bilir. Rap etiketli yazılarımdan da kolayca öğrenilebilir bu. Dinlediğim rapperlardan biri de Pit10. Yeni albümü 'Sosyal İtici'den 'Düşündükçe' parçasına klip çekmiş ve dün de bunu yayınladı ee bunu paylaşmak da farz oldu. Klipte farklı bir şey aramayın zira böyle bir şey yok. Ne bileyim böyle atraksiyonlar farklı farklı görüntüler farklı bir şey işte ne geliyorsa aklınıza... Bakalım bakalım.

Yalnız , bir rap klibi paylaşırken hep böyle başlamışım yazıya onu farkettim. Bundan böyle gerek olmaz umarım.

TBF Yeni Logoya Kavuştu

Türkiye Basketbol Federasyonu'nun yeni logosu tanıtıldı bugün. Tanıtımı NTVSpor'da izledim birazcık. Devlet kurumları olarak logo özürlü bir yanımız olduğunu düşünmekteyim ve bu yüzden de böyle gelişmeleri görünce seviniyorum. Bakın bir Futbol Federasyonu'nun logosuna tamamen boktan bir logo. Bu logo değişim haberini duyduktan sonra dedim ki bir bakayım diğer federasyonların logolarına. İlk olarak voleybolu hatırlayamadığım için ona baktım ardından hentbol... Fena olmadıklarını gördüm. Dedim ki "ulan ülkede en sevilen iki spor dalı (futbol ve basketbol) ve logolar bu durumda , nedeeen!" işte tuhaf tuhaf triplere girdiğim bu durum sonrası tasarıma çok önem verdiğimi anladım. Yazmamın sebebi de bu oldu. Hatta eski yazılarımdan birinde yine bir devlet kurumunun logo değişimini anlattığımı da gördüm.